reklam
İstanbul
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    27.04
  • EURO
    29.77
  • ALTIN
    1668.5
  • BIST
    7424.96
  • BTC
    29384.05$

Tekstil ve hazırgiyim niye birbirinden ayrı anlamlar ifade eder?

16 Mart 2022, Çarşamba 23:21

Tekstil ve hazırgiyim terimleri genelde birbirine karıştırıldığı için zaman zaman yanlış anlamalara sebebiyet vermektedir. İlk önce bu iki terimi tek tek anlatalım.
Tekstil genel bir isim gibi kullanılmakta aslında kökünde doğal veya sentetik elyaftan üretilmiş her şey tekstil tanımına girer. Bunun içine her türlü iplik ve kumaş girmektedir. Tekstil, doğal veya yapay liflerden yapılan ürünlerdir. Tekstil, giyim, halı ve döşeme gibi birçok şekilde kullanılmaktadır. Doğal ve sentetik liflerden yapılabilirler ve dokuma, örme veya tığ işi olabilirler. Tekstil, kâğıt veya plastik gibi diğer ürünler için de hammadde olarak kullanılabilir. Tekstilde genellikle pamuk, yün veya ipek gibi doğal lifler kullanılır. Ayrıca Polyester ve suni ipek gibi sentetik malzemelerden de yapılabilirler. Bu günlerde tekstiller, naylon ve polyester gibi insan yapımı kumaşları da içeriyor.

Hazırgiyim ise tekstil ürünlerinin işlenmesi ile oluşur. Genelde hazırgiyim, kitlesel olarak üretilmiş ve üzerinde değişiklik yapılmadan tüketiciye satılan giysiler için kullanılan bir terimdir. Hazır giyim ürünleri genellikle müşterilerin farklı zevklerine uyacak şekilde farklı stil, boyut, renk ve desenlerde mevcuttur. Tekstil ürününün işlenip tüketiciye sunulacak hale gelmesi hazır giyimdir. Yani kısaca bir tekstil ürününe iğne değiyorsa o hazır giyimdir.
Moda Endüstrisinde Kullanılan Farklı Tekstil Türleri Nelerdir?

Moda endüstrisinde kullanılan iki ana tekstil türü vardır: doğal ve sentetik. Doğal kumaşlar bitki ve hayvanlardan elde edilirken sentetik kumaşlar petrol ürünlerinden elde edilir.
Doğal tekstiller ayrıca bitkisel veya hayvansal bazlı olarak sınıflandırılabilir. Bitkisel bazlı tekstiller pamuk, keten ve ipek içerirken hayvan bazlı tekstiller yün, deri ve kürkü içerir. Bu doğal lifler, nefes alabilirlik ve dayanıklılık gibi farklı özelliklere sahiptir, bu nedenle moda endüstrisinde sıklıkla farklı amaçlar için kullanılırlar. Sentetik tekstiller ise bu avantajlara sahip değiller ancak üretimleri daha ekonomik. Son dönemlerde sentetik elyaflar büyük gelişmeler sağladığı için daha çok kullanılır hale geldi.

Tekstil bir çok nedenden dolayı önemlidir, ancak en önemlisi ekonomiye büyük katkı sağlar.
Tekstil hayatımızın büyük bir parçası ve onları her gün kullanıyoruz. Dünya nüfusunun %80’inden fazlasının günlük olarak kıyafet giydiği ve bu sayının dünya nüfusu artmaya devam ettikçe artacağı tahmin edilmektedir.
Pamuktan yüne, ipekten polyestere birçok farklı tekstil türünün kendine has özellikleri vardır.

Gelecekte, bu malzemelerin yeni şekillerde nasıl kullanılabileceğine dair bilgimizi genişletmeye devam ettikçe, tekstiller giderek daha önemli bir kaynak olacak.
Bundan sonra bize düşen tekstil ürünlerinde terbiye ve boya işlemlerinde gelişmeyi sağlamak. 

Türkiye’de tekstil ve hazırgiyime gelecek açısından bakış 

Ülkemizde tekstil ve hazırgiyimin gelecekle ilgili beklentisini düşündüğümüzde en azından daha uzun yıllar Türkiye’nin bu sektörde ciddi paralar kazanabileceğin düşünüyorum. Tekstil sektöründeki son dönemde yapılan yatırımlar ve özellikle terbiye ve boya konusundaki yeni gelişmelerle birlikte, Türkiye’nin sürdürülebilirlik anlamında yaptığı çalışmalarla, önümüzde yeni bir fırsat penceresi açılacağını düşünüyorum. Konfeksiyonda ise yeni gelişen teknolojilerin etkisi ile tasarımda yapılacak yeniliklerle üretimdeki inovasyonlarla Dünya ile en azından ucuz ülkelerle rekabet edebilecek ve en azından kendi ürünleriyle kendi markasıyla fiyat rekabeti olmadan ürün satabileceğimiz bir noktaya doğru ilerliyoruz.
Geriye baktığımızda Türkiye’nin yetişmiş ve büyümüş birçok markasının şu anda yurt dışında yavaş yavaş çoğaldığını görüyoruz ve bunlar bize ciddi umut veriyor. Bu markaların dışarda büyümesi yeni çıkan markalarımızın ya da küçük çaplı firmalarımızın da yurtdışındaki pazara yüzünü dönmesine sebep olacak ve bir şekilde o firmalarında önünün açılması sağlanmış olacak. İlk zorluğu başta o yolda mesafe kat edenler çekiyor ama daha sonraki gelenler daha rahat bir zeminde işlerini yapıyorlar. O yüzden Türkiye şu anda yurt dışında mağazalaşmış firmalara karşı borçlu diye düşünüyorum. Bu firmalar ön açmakta ve Türkiye’yi temsil etmektedir. Bu firmaların başarısı gelecekte daha çok firmanın yurt dışında mağazalaşmasına sebep olacak ve Türk marka imajı daha gelişecektir. Bunun için hepimize görevler düşmektedir.